Mazlum Doğan


Mazlum Doğan, gazeteci ve Kürdistan İşçi Partisi'nin (PKK) kurucu üyelerindendi. PKK'ye yeni üyeler kazandırmak amacıyla sıkça Kürt Alevisi olduğunu vurgulayan Doğan, aynı zamanda PKK'nin propaganda gazetesi Serxwebûn'un ilk genel yayın yönetmeni olarak görev yaptı. 1979’da Türkiye'den Suriye'ye gitmeyi planlamış, ancak tutuklanıp ünlü Diyarbakır 5 No'lu Cezaevi'ne konulmuştur. Mazlum Doğan, Türk darbesi ve cezaevindeki insanlık dışı koşullara karşı protesto olarak intihar etmiştir. Bugün, PKK ve ona bağlı örgütler tarafından kahraman ve şehit olarak anılmaktadır.

Mazlum, annesi Kebire ve babası Kazım Doğan'ın çocuğu olarak Türkiye'nin Elazığ iline bağlı Karakoçan kasabasında büyüdü. Arife, Asiye (Serap) ve Nezaket adlarında üç ablası ile Fevzi ve Delil adında iki erkek kardeşi vardı. Delil, 7 Ekim 1980 tarihinde özel operasyon timleri tarafından öldürülmüştür. Doğan, lise eğitimine Eskişehir, Karakoçan, Dersim ve Balıkesir’de başladı. Başarıyla giriş sınavlarını geçtikten sonra 1974 yılında Ankara'daki prestijli Hacettepe Üniversitesi Ekonomi Bölümü'ne kaydoldu. Üniversite yıllarında, onu siyasetle tanıştıran ve diğer genç Kürtlerle tanışarak onların etkisiyle okumaya daha da bağlandı. Onu yakından tanıyanlar, günde 500 sayfa ya da daha fazla okuduğunu ifade eder. Okumaları sayesinde Kürtlere yönelik baskılara dair derin bir bilgi edindi. Ayrımcılıkla mücadele etmek için kararlı olan Doğan, 1976’da üniversiteyi bırakıp Kürt bölgesine dönerek burada Kürdistan İşçi Partisi'nin temellerini atan Kürt öğrenci hareketine katıldı.


PKK’nin Kuruluşunda Mazlum Doğan

Kürdistan İşçi Partisi'nin (PKK) kökenleri, 1974 yılında Abdullah Öcalan ve Mazlum Doğan gibi isimlerin de yer aldığı Türkiye Devrimci Gençlik Federasyonu'na (Dev-Genç) bağlı bir öğrenci grubunun, Kürt temelli bir sol örgüt kurmaya karar vermesiyle atılmıştır. Öcalan, 1971'de baskıcı ve faşist bulduğu hükümeti devirmeye çalışan yeraltı hareketlerine katıldı; bu süreç Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğrenci olduğu dönemde gerçekleşti. Burada, ekonomi okuyan Mazlum Doğan ile tanıştı. Öcalan ve Doğan, bu dönemde kazandıkları deneyim ve kurdukları sosyal ağlar sayesinde gençlik liderleri oldular. 'Dev-Genç' gibi, 'Apocular' da Dev-Genç’in bir alt grubu olarak ortaya çıkmıştı ve çekirdek kadrosu on altı kişiden oluşuyordu. Bu grup Öcalan tarafından yönetiliyordu ve resmi olarak Ankara Demokratik Yüksek Öğrenim Derneği (ADYÖD) olarak tanındı. Öcalan, Doğan ve diğer destekçileri, o dönemde Apocular ya da Kürdistan Devrimcileri olarak biliniyordu. Bu grup, PKK'nin önde gelen liderlerinden Cemil Bayık, Ali Haydar Kaytan ve Duran Kalkan’ı da içinde barındırıyordu.

PKK olarak bilinecek olan Apocular’u farklı kılan, faaliyetlerini başkent Ankara’dan Türkiye'nin güney sınır kasabalarına taşımaya karar vermeleriydi. Çoğu Kürt siyasi partisinin aksine, aşiret liderlerine ve geleneksel yapılarla sınırlı kalmayıp, disiplinli ama merkezsiz bir örgütlenme tarzı benimsemişlerdi. Bu özellik, güçlü inançları ve giderek artan etkinlikleriyle PKK'yi farklı kılıyordu. İlk gelişmeler, sömürgecilik karşıtı hareketlerin yükselmesinden ve Kürt sorununa yönelik potansiyel çözümlerden ilham aldı. 1978’deki bu gelişmeler, Türkiye'nin Suriye ile gerilimli bir döneme girmesiyle PKK'nın kaynaklarını artıran bir döneme işaret etti. Mazlum Doğan ve Abdullah Öcalan gibi Kürt öğrenci hareketinin önde gelen isimleri örgütlenmeye devam etti ve sonunda 25 Kasım 1978’de Lice’ye yakın Fis köyünde resmi olarak bir siyasi partiye dönüştüler. Doğan, bu süreçte kararlılığı ve bağlılığı sayesinde PKK’nin Merkez Komitesi’ne seçildi. Partinin ismi olan Partiya Karkerên Kurdistanê (Kürdistan İşçi Partisi), 1979 yılının Nisan ayında Merkez Komitesi toplantısında kesinleşti. Fis'teki bu toplantı, aynı zamanda PKK'nin Birinci Kongresi olarak anılır. Doğan, aynı zamanda partinin Serxwebûn gazetesinin ilk genel yayın yönetmeni oldu.

PKK, 1978’de kurulduktan kısa bir süre sonra, 1980’de Türkiye’deki askeri darbenin ardından binlerce Kürt ve Türk sol devrimci tutuklandı. Bu durum, birçok grubun örgütlenme yapılarının çökmesine sebep oldu. Ancak PKK, Mazlum Doğan da dahil olmak üzere birçok tutuklamaya rağmen direnmeyi başardı. PKK üyeleri, hapishaneye girdikten sonra bile ayrıntılı bir direniş örgütü kurarak faaliyetlerine devam etti. Bu direniş, özellikle açlık grevleriyle tanındı. Ayrıca, hapishanelere silah ve iletişim araçları sokmakta başarılı oldular. Tutuklu PKK üyeleri için işe alım ve eğitim süreçleri de olağan hale geldi.

Mazlum Doğan, 1979 sonbaharında, Kürtlerin siyasi haklar için birleşmesini sağlamak amacıyla Türkiye'nin Şanlıurfa ilinin Viranşehir ilçesine gitmişti. Türkiye'den ayrılmayı ve Suriye'ye geçmeyi planlıyordu, ancak 30 Eylül’de Kürdistan İşçi Partisi’ni kurma ve yönetme suçlamasıyla, Türk darbesinin terörist olarak tanımladığı bu örgütün liderliği, bir yoldaşının Diyarbakır’daki bir devlet hastanesinden kurtarılmasına katılması ve kimlik belgesi sahteciliği suçlamaları nedeniyle tutuklandı. Yargı süreci sırasında, mahkeme önünde, babasının istemediği bir şekilde inançlarını ifade etti. Türk askeri mahkemesinin önünde, asla teslim olmayacağını ve Kürt haklarını savunmaktan vazgeçmeyeceğini yüksek sesle dile getirdi. PKK sanıkları arasında önde gelen bir ses haline geldi. Suçunu kabul etmesine rağmen, Türk ceza kanununun 25. maddesinde ölüm cezası olmasına rağmen, kendini savunarak 'sözlerinin tarihin yargılamasına' sunulmasını istedi. Yargılama sonrası, Türk askeri polisi tarafından dövülüp işkenceye uğradı. Dövülürken, Doğan yere düşüp bayılana kadar 'Serhildan e Berxwedan' (Direniş ve İsyan) sözlerini söyledi. Siyasi bir tutuklu olarak, hapishane üniforması giymesi istenmesine rağmen bunu sürekli reddetti. Bunun üzerine dövülüp, sadece Türk milli marşını söylemesi halinde işkencenin duracağı söylendi; ancak marşı söylemeyi reddedince daha fazla dayak ve işkenceye maruz kaldı.

Mazlum Doğan, 21 Mart 1982'de, Newroz günü, hapishane hücresini ateşe vererek ve Türk hükümetine, Diyarbakır cezaevi ile Türkiye genelindeki diğer cezaevlerindeki kötü koşullara karşı protesto amacıyla kendini astı. Hayatına son vermeden önce, üç kibrit yakıp bunları hücresindeki masanın üzerine koydu ve 'Teslimiyet ihanete, direniş zafere götürür' mesajını bıraktı. Diyarbakır cezaevindeki mahkumlar, cinsel şiddet, tecavüz, psikolojik baskı, dayak, elektroşok ve köpek dışkası yemeye zorlanma gibi aşırı kötü muamelelerle karşı karşıya kalıyordu. Devlet, mahkumların ideallerine, hayallerine ve umutlarına karşı tüm inancı kırmayı hedefliyordu. Doğan'ın ölümünü duyuran Serxwebûn, Haziran 1982'de 'Diyarbakır Cezaevinde Katliam' başlığını kullandı. Onun ölümü, Diyarbakır hapishane direnişini tetikledi ve halkın desteğini kazandı. Bu, PKK'nın 15 Ağustos 1984'te devlete karşı gerilla savaşı başlatma kararını pekiştirdi. Mazlum Doğan'ın eyleminden sonra, dört tutuklu—Ferhat Kurtay, Eşref Anyık, Necmi Öner ve Mahmut Zengin—protesto amacıyla kendilerini ateşe verdiler.

Mazlum Doğan'ın ölümünün ardından, PKK dergileri Serxwebûn ve Berxwedan 1982'de bir ölüm ilanı yayımladı. Bu dergiler, 1980'ler ve 1990'lar boyunca Doğan'ın, Gülnaz Karataş ve Zekiye Alkan gibi diğer önemli figürlerin direniş eylemleriyle ilgili anma yazıları yayınlamaya devam etti. Mazlum Doğan ve diğer etkili Kürt şahsiyetlerini anan PKK yazıları günümüzde de oldukça yaygındır. 1997 yılından bu yana her yıl onun adını taşıyan bir Kürt gençlik festivali düzenlenmektedir. PKK, onu modern bir Kawa olarak anmaktadır. Doğan'ın annesi, oğluyla ilgili yaptığı açıklamada, 'O sadece Kürtler için değil, tüm insanlık için yaşadı' diyerek onun evrensel değerlerle hareket ettiğini vurguladı. Mazlum, baskılardan uzak, özgür bir Ortadoğu hayali kuruyordu ve Kemal Pir ile birlikte Ortadoğu toplumunun bir konfederasyonu fikrini benimsemişti.


Kaynakça

  • 1.-"Arife Doğan Describes Her Brother Mazlum Doğan '. bianet.
  • 2.--Reşan, N. G. (2008). Navdarên Kurd-Kurdish Notables-Kürt Ünlüleri (A. Göngör, Biyografiler; C. Apaydın, İngilizce çeviri; S. Kevirbiri, Kürtçe çeviri). İstanbul: Doz Yayınları. ISBN: 978-9944-227-30-8.
  • 3.-"'Loving life to death': A Story from the Diyarbakir Prison Death Fast'. Komun Academy for Democratic Modernity.
  • 4.-Jongerden, Joost; Akkaya, Ahmet Hamdi (1 Haziran 2012). "Kürdistan İşçi Partisi ve Türkiye'de Yeni Bir Sol: PKK'nin Haki Karer'e dair anma metni üzerinden Türkiye'deki devrimci hareketin analizi ' . Avrupa Türk Araştırmaları Dergisi. Çağdaş Türkiye Üzerine Sosyal Bilimler (14).
  • 5."Mazlum Doğan'.ekurds.
  • 6.- "Mazlum Doğan'. Mazlum Doğan.