Nûredîn Zaza


Nûredîn Zaza, şair, yazar, aydın, kurucularından ve Suriye Kürdistan Demokrat Partisi'nin ilk başkanıdır. Nûredîn Zaza, tüm çalışmalarını ve hayatını halkı olan Kürtler için hizmet etmeye adadı. Ailesi, Kürt milliyetçiliğiyle tanınan bir aileydi. Babası Üsiv Efendi ve amcası Ahmet Nafiz Beg, 1925'teki Kürt isyanı olan Şêx Seîd isyanında, Türk ırkçı yönetimine karşı direniş gösteren Şêx Seîd'in arkadaşlarıydı. Amcası Osman Efendi ise o isyan sırasında hayatını kaybetti.

Şêx Seîd isyanının başarısızlıkla sonuçlanıp Kürt bölgelerinde büyük bir tahribat yaşandıktan sonra, Türk yönetimi Dr. Nafiz'i tehdit altına aldı ve İzmir'e sürgün etti. Bu durum üzerine Nafiz, Suriye'ye gitmek zorunda kaldı. 1930 yılında, o ve küçük kardeşi Nûredîn, Fransız mandası altındaki Suriye'ye yerleştiler. Dr. Ahmet Nafiz, bir doktor, aydın ve insan hakları savunucusuydu. Suriye Kürdistanı'na gelişinin ardından, Xoybun hareketi için önemli bir güç oldu. O, burada önemli bir liderlik rolü üstlendi ve yıllarca bu görevde kaldı. Tıbbi alanda, Suriye'nin Cezire bölgesinde büyük bir çalışma gerçekleştirdi. Bu dönemde sıtma, tifüs, kızamık ve diğer hastalıklar yayılmıştı ve büyük küçük birçok insan bu hastalıklara yakalanmıştı. Dr. Nafiz, bu hastalıkları tanıdı ve tedavi etmek için büyük çaba harcadı. Halk arasında büyük bir güven kazanarak, sadece Cezire bölgesinde değil, Suriye'nin genelinde tanınan bir isim haline geldi.

Nûredîn, Rojava Kürdistanı'nda Dr. Nafiz'in yanında büyüdü. O sadece bir kardeş olarak değil, aynı zamanda baba, öğretmen ve lider olarak da gelişti. Aynı zamanda, Nûredîn genç yaşta, Kürt milliyetçiliği ve mücadeleleri konusunda önemli bir yer edinmeye başladı. 1930'larda birçok Kürt devrimci ve aydın, Atatürk'ün ırkçı rejimi nedeniyle Suriye'ye göç etti. Bunlar arasında Memduh Selîm, Mîr Celadet ve Kamîran Bedirxan, Qedrî Beg, Ekrem Cemîl Paşa, Hemze Begê Miqsî, Haco Axa, Evdirrehman Axayê Eliyê Ûnis, Nûrî Dêrsimî, Arif Ebas gibi önemli isimler bulunuyordu. Bu önemli şahsiyetlerin, Nûredîn üzerinde büyük bir etkisi oldu. Zamanla, Nûredîn, Kürt davasını sahiplenip bu mücadelenin öncüsü oldu ve halkının hakları için savaşmaya devam etti.


Nuredin Zaza'nın Faaliyetleri ve Eserleri

Türk devletinin Kuzey Kürdistan ve Dersim’deki Kürtlere uyguladığı büyük katliamlar ve soykırımlar, Nûredîn Zaza’nın ruhunda derin yaralar açtı. Bu nedenle, yaşanan trajedileri belgeleyerek bir rapor hazırladı ve Fransız okulunda eğitim gören Kürt öğrencilerle paylaştı. Ayrıca, bu raporları yabancı devletlerin konsolosluklarına iletmek üzere düzenledi.

1937 yılında, Nûredîn Zaza’nın öncülüğünde Şam’da Hêvî adlı bir öğrenci topluluğu kuruldu. Bu topluluk, Kürt öğrenciler arasında ulusal bilincin gelişmesini sağlamayı amaçlarken, aynı zamanda Kürt halkının karşılaştığı sorunları yabancı konsolosluklara iletmek için girişimlerde bulundu. Aynı yılın sonlarında, Nûredîn Zaza ve arkadaşları Şam’da Kürdistan adıyla bir futbol takımı kurdu. Takım, gösterdiği başarılı performansla Suriye futbol ligine katıldı.

Henüz 20 yaşında gazetecilik alanında aktif olarak çalışmaya başlayan Nûredîn, özellikle Kürtçenin öğretilmesine büyük önem verdi. Yazıları, Hawar ve Ronahî dergilerinde yayımlandı. Kürt edebiyatının önemli isimlerinden Mîr Celadet Bedirxan, onun kısa hikayelerini yüksek sesle okuyarak, Nûredîn’i 'Kürtlerin Çehov’u' olarak nitelendirdi.

1942’de, Nûredîn Zaza, Türk öğretmenler ve subaylar karşısında cesur bir tavır sergileyerek, Türk devletinin zulmüne karşı mücadele etti. Bu olay, onun bir halk kahramanı olarak anılmasına neden oldu. Halkına her zaman hizmet etmeye hazır olan Nûredîn’e, 'Barzanî’nin temsilcisi ve Hêwa hareketinin lideri olabilirsin' denildiğinde, tereddüt etmeden kabul etti. Sahip olduğu her şeyi geride bırakarak Irak’a doğru yola çıktı. Ancak burada bir yıl boyunca Musul, Amara ve Bağdat’ta tutuklu kaldı.

1945 yılında, Fransız okulundaki eğitimini tamamladıktan sonra, Mîr Kamîran Bedirxan’ın yönetiminde olan Lübnan Radyosu’nun Kürtçe bölümünde çalışmaya başladı. Burada Kürt halkının sorunlarını uluslararası arenaya taşıdı. Aynı zamanda, Kürtlerin eğitimine katkıda bulunmak amacıyla Kürt dili için gece kursları açtı.

1947’de, Fransız üniversitesinde siyaset bilimi eğitimine başlayan Nûredîn, yüksek öğrenimine devam etmek üzere İsviçre’ye gitti. İsviçre’de eğitimine devam ederken, Kürt ve Kürdistan meselesini Avrupa’da duyurmak için yoğun çaba sarf etti. Lozan Üniversitesi’nde Kürt öğrencileri bir araya getirerek, Kürt davasını uluslararası platformlarda savunmaları için bir organizasyon oluşturdu. 1949’da, Avrupa’daki Kürt öğrencilerini bir araya getirdi ve bu topluluğun başkanlığına seçildi. Aynı yıl, Dengê Kurdistan adlı bir dergi yayımlandı.

Nûredîn Zaza, cesur ve kararlı bir lider olarak, Kürt halkının sesini dünyaya duyurmak için birçok uluslararası kongre ve foruma katıldı. 1949’da, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen Dünya Gençlik Festivali’nde, Orta Doğu’nun komünist partileri karşısında Kürtleri temsilen söz aldı. 5000 kişilik bir kalabalık önünde, Kürt ulusal lideri Mustafa Barzanî’yi savundu. Aynı zamanda Sofya’da gerçekleştirilen Dünya Öğrenciler Kongresi’nde de Kürt halkının temsilcisi olarak kabul edildi. Bu süreç, onun uluslararası alanda Kürt meselesini daha güçlü bir şekilde savunmasını sağladı.

Fransa’da, Birleşmiş Milletler toplantılarında Kürtlerin durumunu raporlamak ve dünya devletlerine Kürt halkının yaşadığı sorunları aktarmak için önemli bir rol üstlendi. Nûredîn Zaza, Kürt halkının ulusal haklarını savunmak ve haklarını kazanmasını sağlamak için uluslararası platformlarda aktif olarak mücadele etti.




İngiliz Irak'ında bir yıl hapis yattıktan sonra çalışmalarını sürdürebilmek amacıyla Beyrut'a, ardından da İsviçre'ye geçti. İsviçre'de, Suriye'ye dönmeden önce Avrupa'daki Kürt öğrenciler için bir dernek kurdu. Suriye'ye döndüğünde Osman Sabri ile birlikte bir parti programı hazırladı ve 1957'de Suriye Kürdistan Demokratik Partisi'ni (KDPS) kurdu; 1958'de ise partisinin başkanı oldu. Ayrıca Bedirhan ailesinin yayınladığı Hawar dergisinde yazılar yazdı ve Kürt dilinin modernleşmesine katkı sağladı. Zaza, Hoybun hareketinin de bir üyesiydi ve bu dönemde Kamuran Ali Bedirhan ile birlikte bir radyo programı hazırladı. Eylül 1962'de, Irak'taki Kürt ayaklanmasına destek verdiği gerekçesiyle kısa bir süreliğine Suriye hükümeti tarafından tutuklandı. 1965'te yeniden tutuklandıktan ve Türk tehdidi arttıktan sonra, Temmuz 1970'te İsviçre'ye kaçtı.

Zaza, 1955'te Lozan Üniversitesi'nde Emmanuel Mounier üzerine yazdığı tezle akademik kariyerine katkıda bulundu. Zaza'nın kardeşi Suphi Ergene, 1954 ile 1957 yılları arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Demokrat Parti'den Elazığ milletvekili olarak görev yaptı. Nureddin Zaza, 7 Kasım 1988'de Kanserden 69 yaşında hayatını kaybetti. Lozan'daki Bois-de-Vaux mezarlığına gömüldü.


Kaynakça

  • 1.-Gérard Chaliand (1994). The Kurdish Tragedy. Zed Books
  • 2.- Henning (2018). Narratives of the History of the Ottoman-Kurdish Bedirhani Family in Imperial and Post-Imperial Contexts: Continuities and Changes. University of Bamberg Press.
  • 3.-The Kurds of Syria: Political Parties and Identity in the Middle East (İngilizce). Bloomsbury Publishing. 2014.
  • 4.-Michael M. Gunter (2014). Out of Nowhere: The Kurds of Syria in Peace and War. Londra: Oxford University Press. 
  • 5.-Reşan, N. G. (2008). Navdarên Kurd-Kurdish Notables-Kürt Ünlüleri (A. Göngör, Biyografiler; C. Apaydın, İngilizce çeviri; S. Kevirbiri, Kürtçe çeviri). İstanbul: Doz Yayınları. ISBN: 978-9944-227-30-8.