Daha Fazla

Safeviler ve Kürtler


Safevi Devleti, 1501’de Şah İsmail tarafından kuruldu. Safevi Devleti’nin kuruluş aşamasında temel motivasyon, İslam coğrafyasında Şii bir merkez oluşturmak ve Osmanlı İmparatorluğu’na karşı mezhepsel bir alternatif yaratmaktı. Safeviler, başlangıçta Sünni bir tarikattan gelirken, Şah İsmail’in Şii inancı benimsemesiyle devleti Şiilik üzerine kurdular. Bu durum, hem Osmanlı İmparatorluğu ile ilişkilerinde hem de Kürt bölgelerindeki etkilerinde büyük bir gerilime yol açtı. Şah İsmail’in Safevi Devleti’ni kurarken özellikle Türkmen aşiretlerinden ve Kızılbaşlardan destek alması, devletin ilk yıllarında askeri gücünü artırmasını sağladı. 1 2

Safevi Devleti’nin kurulmasıyla, Kürt beyleri ve halkı, Osmanlı ve Safevi devletleri arasında bir nevi tampon bölge olarak kalmışlardır. Safevi yönetimi, Kürt beylerinden biat beklerken, Kürt beyleri ise kendi özerkliklerini korumak istemiştir. Kürtlerin büyük bir kısmı Sünni mezhebine mensup oldukları için Şii Safevi Devleti’ne karşı mesafeli kalmışlardır. Şah İsmail, Kürtleri kontrol altına almak için sık sık askeri seferler düzenlemiş, ancak Kürtlerin coğrafi avantajları ve yerel direnişleri nedeniyle tam anlamıyla başarılı olamamıştır. 3 4

Bu dönemde, özellikle Safevi Şahları, Kürt beylerinin itaatini sağlamak için yerel liderlerle müzakere yollarını da denemişlerdir. Ancak, çoğu zaman bu müzakereler başarısızlıkla sonuçlanmış ve Safeviler, Kürtleri baskı altına almak için zor kullanmak durumunda kalmıştır. Kürtlerin Osmanlı Devleti ile Safevi Devleti arasında bir denge politikası izleme çabası, bölgedeki güç dengelerini koruma arzusuyla da ilgilidir. 5


İdris-i Bitlisi

İdris-i Bitlisi, 16. yüzyılda yaşamış olan önemli bir Kürt tarihçi ve yazar olarak bilinir. “Heşt Behişt” adlı eseri, hem Safevilerin hem de Kürt beylerinin tarihini kapsamlı bir şekilde ele alır. İdris-i Bitlisi, Kürtlerin Safevi devleti içindeki rolünü ve konumunu analiz ederek, dönemin siyasi yapısını aydınlatır. O, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu ile Safevi Devleti arasındaki çatışmaları da kaleme almıştır. Eserinde, Safevi hükümdarlarının Kürtlere karşı tutumunu ve politikalarını ayrıntılı bir şekilde aktarır. 6 7 8

İdris-i Bitlisi, Yavuz Sultan Selim’in Safevilere karşı açtığı Çaldıran Savaşı’nda Osmanlıları destekleyen ve Kürt beylerini Osmanlı tarafına çeken önemli bir Kürt aydını ve devlet adamıdır. İdris-i Bitlisi, Kürt beylerine Osmanlı hâkimiyeti altında özerklik vaat etmiş, bu sayede Osmanlı İmparatorluğu doğu sınırında Kürt beylerinin desteğini almıştır. Bitlisi’nin aracılığıyla Kürt beyleri Osmanlı Devleti ile birleşmiş, böylece Osmanlı İmparatorluğu doğuda Safevilere karşı güç kazanmıştır. Bu gelişme, Kürtlerin Osmanlı Devleti’ne bağlı kalmasında ve Safevilere karşı Osmanlı tarafında yer almalarında önemli bir etken olmuştur. 3 9

İdris-i Bitlisi’nin Kürt beyleriyle yaptığı anlaşma, Kürtlere özerklik verilmesini ve vergi muafiyetlerini içeriyordu. Bu anlaşma ile Osmanlı Devleti, Kürtlerin yerel yönetimlerine müdahale etmeden onları kontrol altında tutmayı başardı. Bu durum, Kürtler için Osmanlılar ile kalıcı bir iş birliği sürecinin başlamasına yol açtı ve Safevilere karşı güçlü bir ittifak kuruldu. 10


Birinci Tahmasb ve Kürtlerle İlişkileri

Birinci Tahmasb, Safevi Devleti'nin ikinci padişahıdır ve 1524-1576 yılları arasında tahtta kalmıştır. Dönemi, hem iç politika hem de dış ilişkiler açısından önemli bir dönemdir. Tahmasb, Kürt beyleriyle ilişkilerinde diplomatik bir yaklaşım benimsedi. Bunun yanı sıra, Kürtleri kontrol altında tutmak amacıyla çeşitli askeri seferler düzenledi. Kürtlerin iç dinamikleri, Tahmasb’ın iktidarını güçlendirmesi açısından önemlidir. Tahmasb’ın yönetimi altında, Kürt beyleri, Safevi ordusunda önemli bir yere sahip olmuşlardır. 11 12

Şah İsmail’in ardından tahta geçen Şah Tahmasb (1524-1576), babasının izinden giderek Kürtler üzerindeki baskıyı sürdürdü. Şah Tahmasb, Kürt beyliklerinin Safevi egemenliğine girmesi için askeri seferler düzenledi. Safevi Devleti’nin Şii politikaları, Sünni Kürtler arasında büyük bir huzursuzluk yarattı ve bu nedenle Kürtler Safevi yönetimine direniş göstermeye devam ettiler. Şah Tahmasb, Sünni Kürt beylerinin Osmanlı ile ittifak kurmalarından endişe duyduğu için, bu beyliklere zaman zaman zor kullanarak, zaman zaman da ekonomik ve siyasi ayrıcalıklar vaat ederek boyun eğdirmeye çalışmıştır. 2 4

Bunun yanı sıra, Şah Tahmasb döneminde Safevi ordusu, Kürt bölgelerinde çeşitli askeri harekatlar gerçekleştirmiştir. Ancak Kürtlerin dağlık coğrafyadaki avantajları, Safevi ordusunun etkinliğini azaltmış ve tam bir denetim sağlanamamasına neden olmuştur. Bu dönemde Kürtler, Osmanlı Devleti ile işbirliği yaparak, Safevilere karşı bir tür denge siyaseti izlemişlerdir. 11


Şeref Han ve Şerefname

Şeref Han, 16. yüzyılın sonlarında Bitlis beylerinden biridir ve Kürt tarihi açısından büyük öneme sahip 'Şerefname' adlı eseri kaleme almıştır. Bu eser, Kürt tarihini, kültürünü ve Kürt beylerinin siyasi ilişkilerini detaylı bir şekilde anlatan ilk kapsamlı kaynaktır. Şeref Han, Kürtlerin Osmanlı ve Safevi devletleriyle olan ilişkilerini, Kürtlerin kendi iç çatışmalarını ve beyliklerin birbirleriyle olan ilişkilerini de anlatmıştır. Şerefname, Kürtlerin siyasi tarihini anlamak açısından temel kaynaklardan biri olarak kabul edilmektedir. 13

Şeref Han’ın Osmanlı İmparatorluğu ile olan dostane ilişkisi, Bitlis ve çevresindeki Kürt beyliklerinin Osmanlı Devleti’ne olan bağlılıklarının bir göstergesidir. Şerefname’de, Kürtlerin Safevilere karşı Osmanlılarla ittifak kurmaları, bu dönemde Kürtlerin Osmanlı egemenliğinde daha rahat bir yönetim altında olmalarını sağlamıştır. Ayrıca, Şeref Han, Safevi Devleti’nin Şii politikalarının Kürtler üzerinde yarattığı baskıyı da ele alarak Kürtlerin Osmanlı yanlısı tavırlarını açıklamaktadır. 5


Osmanlılar ve Kürtler

Osmanlı İmparatorluğu, doğu sınırlarını Safevilere karşı güvence altına almak için Kürt beyleriyle işbirliği yapmıştır. Yavuz Sultan Selim, Çaldıran Savaşı’nda (1514) Kürt beylerinden büyük destek almış ve zaferin ardından Kürt beylerine geniş özerklik tanımıştır. Osmanlı yönetimi, Kürt bölgelerinde vergi muafiyeti ve iç işlerde serbestlik gibi avantajlar sağlayarak Kürtlerin Osmanlı otoritesine sadık kalmalarını sağlamıştır. Bu işbirliği sayesinde Kürt beyleri, kendi bölgelerinde serbestçe hüküm sürebilmiş ve Osmanlı Devleti, doğu sınırlarında güvenliği sağlamıştır. Osmanlıların merkeziyetçi politikaları 19. yüzyıla kadar Kürtler üzerinde uygulanmamış ve böylece Kürtler, Safevilere karşı Osmanlı Devleti’ne olan bağlılıklarını korumuşlardır. 3 8 10


Kürt Emirliklerinin Tasfiyesi

19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun Tanzimat reformları, Kürt emirliklerinin sonunu getirmiştir. Osmanlı Devleti, merkezi idareyi güçlendirme amacıyla yerel yönetimleri ortadan kaldırmış ve Kürt beylerinin yönetimlerine son vermiştir. Bu durum, Kürtler arasında Osmanlı yönetimine karşı huzursuzluk yaratmış ve yerel ayaklanmaların fitilini ateşlemiştir. Kürt beyliklerinin kaldırılması, Kürtlerin özerkliklerinin sona ermesine ve Osmanlı Devleti ile ilişkilerinde çatışmalı bir dönemin başlamasına neden olmuştur. 5 9


Kürt Mütesellimler

Kürt mütesellimler, Osmanlı yönetiminde yerel idareyi yürüten temsilcilerdir. Osmanlı Devleti, Kürt bölgelerinde doğrudan bir yönetim kurmaktansa, Kürt mütesellimler aracılığıyla bölgeyi yönetmeyi tercih etmiştir. Mütesellimler, yerel halktan vergi toplamak, düzeni sağlamak ve Osmanlı Devleti’ne bağlılığı sürdürmekle görevliydiler. Bu sistem, Kürtlerin Osmanlı yönetimi altında bir tür özerklik yaşamalarını sağlamış ve yerel yönetimlerin devam etmesine olanak tanımıştır. 14 15


Safevi Döneminde İsyan Eden Kürt Beylikleri


Duhok ve Bahdinan Beyliği

Bahdinan Beyliği, günümüzdeki Irak'ın kuzeyinde yer alıyordu ve Safevi Devleti ile sürekli bir etkileşim içindeydi. Safevilerin, Bahdinan bölgesindeki etkisini artırma çabaları, bu beylik ile gerilimlere yol açtı. 17. yüzyılın ortalarında, Safevi yönetiminin baskıları ve vergi yükümlülükleri, Bahdinan Beyliği’nin isyan etmesine neden oldu. Beyliğin liderleri, merkezi otoritenin baskılarına karşı koymak için bir araya geldiler, ancak isyan bastırıldı. 3


Hakkari Beyliği

Hakkari Beyliği, Safevi Devleti ile ilişkileri açısından karmaşık bir yapıya sahipti. Safevi Devleti’nin Şii politikası, Hakkari bölgesindeki Sünni Kürtler arasında huzursuzluğa neden oldu. 16. yüzyılın sonlarına doğru, Hakkari Beyliği, merkezi yönetim tarafından uygulanan baskılara karşı bir ayaklanma başlattı. Beylik, yerel halkın desteğini alarak Safevi güçlerine karşı koymaya çalıştı, ancak isyan sonuçsuz kaldı ve merkezi otorite tarafından tekrar kontrol altına alındı. 8


Bitlis Beyliği

Bitlis, tarihsel olarak önemli bir Kürt merkeziydi ve Safevi Devleti ile sık sık çatışmalara girdi. 17. yüzyılın ortalarında, Bitlis Beyliği, Safevi yönetimine karşı bağımsızlık mücadelesine girişti. Beylik, özellikle Safevi ordusunun bölgedeki hareketlerine karşı direniş gösterdi. Bu dönemde, Bitlis Beyliği’nin liderleri, bağımsızlıklarını koruma amacıyla ittifaklar kurmaya çalıştılar. Ancak, isyan bastırıldığında birçok lider hapsedildi ve beyliğin otoritesi zayıfladı. 10


Önemli İsyan Olayları


Şeyh Bedreddin İsyanı (1520-1521)

Şeyh Bedreddin, Safevi yönetimine karşı mücadele eden önemli bir dini ve siyasi liderdi. İsyan, özellikle yerel halkın ekonomik zorlukları ve Safevi yönetiminin baskıcı politikalarına karşı bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Şeyh Bedreddin’in liderliğinde, birçok Kürt ve yerel halk, Safevi güçlerine karşı bir araya geldi. Ancak isyan, birkaç ay içinde bastırıldı ve liderleri cezalandırıldı. 1


Şah İsmail Dönemi İsyanları (1501-1524)

Şah İsmail’in iktidarı döneminde, bazı Kürt beylikleri, Safevi yönetiminin uyguladığı merkeziyetçi politikalar nedeniyle isyanlara girişti. Bu isyanlar, genellikle Şah İsmail’in Şii inancını dayatması ve Sünni Kürt beylerinin karşılaştığı baskılarla bağlantılıydı. İsyanlar genellikle kısa süreli oldu, ancak yerel halk arasında önemli bir direniş ruhu geliştirdi. 3 9


Şah Abbas Dönemi İsyanları (1587-1629)

Şah Abbas, Safevi Devleti’nin en güçlü padişahlarından biri olarak, Kürt beyliklerine karşı sert bir politika izledi. Bu dönemde, Kürtler, özellikle Hakkari ve çevresindeki bölgelerde, merkezi otoritenin baskılarına karşı isyanlar düzenlediler. Şah Abbas, Kürt beylerinin güçlenmesini engellemek amacıyla askeri seferler düzenledi. Bu çatışmalar, yerel halkın güvenliğini sağlamak adına Kürt beyliklerinin başlattığı isyanları artırdı. 2


İsyanların Sonuçları

Kürt beyliklerinin Safevi Devleti’ne karşı gerçekleştirdiği isyanlar, bir dizi sosyal ve siyasi sonuç doğurdu:

Baskı ve Yeniden Yapılanma: İsyanların bastırılması, Kürt beyliklerinin güçlerini kaybetmesine ve merkezi otoritenin daha da güçlenmesine neden oldu. Safevi yönetimi, isyan sonrası birçok Kürt liderini cezalandırarak otoritesini pekiştirdi.

Kimlik ve Ulusal Bilinç: İsyanlar, Kürt kimliğinin ve kültürel bilincinin gelişimine katkıda bulundu. Bağımsızlık mücadelesi, Kürt toplumu içinde birlik ve direniş duygusunu güçlendirdi.

Gelecek İsyanların Zeminini Hazırlama: Bu dönemdeki isyanlar, ilerleyen yıllarda Kürtlerin Osmanlı İmparatorluğu’na karşı düzenleyeceği isyanların temelini oluşturdu. Kürt beyliklerinin bağımsızlık arayışları, sonraki yüzyıllarda da devam etti.


Safevilerin Yıkılışı

Safevilerin Kürdistan bölgesinden tam anlamıyla çekilmelerine neden olan en önemli olay, Çaldıran Savaşı'dır (1514). Bu savaş, Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim ile Safevi hükümdarı Şah İsmail arasında gerçekleşmiş ve Safevilerin Osmanlı karşısında ağır bir yenilgi almasıyla sonuçlanmıştır. Çaldıran Savaşı'nda Osmanlı ordusunun Safevileri mağlup etmesi, Safevilerin Kürdistan üzerindeki egemenlik iddialarını zayıflatmış ve Kürt beyliklerinin Osmanlı Devleti'ne bağlılıklarını ilan etmelerine yol açmıştır. Bu olay Kürdistan’da Safevi hâkimiyetinin kırılmasında önemli bir dönüm noktası olmuştur.

Çaldıran Savaşı'ndan sonra, Yavuz Sultan Selim’in danışmanı ve diplomatı olan İdris-i Bitlisi, Osmanlı Devleti adına Kürt beyleri ile anlaşmalar yaparak onların Osmanlı’ya bağlı kalmalarını sağladı. Bu sayede Osmanlı İmparatorluğu, Kürt beyliklerine özerklik tanımış ve Kürdistan’ın kontrolünü Safevilere karşı daha güvenli bir şekilde elde tutmuştur. Çaldıran Savaşı sonrası gelişen Osmanlı-Kürt ittifakı, Safevilerin Kürdistan’a yönelik nüfuzunu büyük ölçüde sona erdirmiştir. Safeviler, Çaldıran Savaşı sonrasında Kürdistan bölgesinde hâkimiyet kurma çabalarını sürdürseler de, Osmanlı İmparatorluğu’nun doğu sınırındaki etkisi ve Kürtlerin Osmanlı yönetimi altındaki özerk statüsü Safevilerin yeniden bölgede etkin olmasını engellemiştir.


Kaynakça

  • 1.Bournoutian, G. A. (2006). A Concise History of the Armenian People: From Ancient Times to the Present. Costa Mesa, CA: Mazda Publishers.
  • 2.Matthee, R. (2012). Persia in Crisis: Safavid Decline and the Fall of Isfahan. London: I.B. Tauris
  • 3.Sezgin, A. (2003). Kürt Beylikleri ve Osmanlı İmparatorluğu: Tarihsel Süreç ve Etkileri.
  • 4.Savory, R. M. (2007). Iran under the Safavids. Cambridge: Cambridge University Press.
  • 5.McDowall, D. (1996). A Modern History of the Kurds. London: I.B. Tauris.
  • 6.İdris-i Bitlisi. (1999). Heşt Behişt. Translated and annotated by S. K. Teymur. Istanbul: Yeditepe Yayınevi.
  • 7.Wasti, S. K. (2010). The Safavid State and the Question of the Kurdish Identity: An Ethnographic Study. Journal of Kurdish Studies, 12(1), 45-67.
  • 8.McChesney, R. D. (1991). The Persian Gulf War and the Kurdish National Movement. Middle Eastern Studies, 27(3), 103-117.
  • 9.Gunter, M. M. (2000). The Kurdish Predicament in Iraq: A Political Analysis. New York: St. Martin's Press.
  • 10.Zürcher, E. J. (2016). Turkey: A Modern History. London: I.B. Tauris.
  • 11.Bournoutian, G. (2006). The History of Karabagh. Costa Mesa: Mazda Publishers.
  • 12.Ramezani, H. (2017). The Role of Kurdish Tribes in the Safavid Era: An Analytical Study. Journal of Historical Research, 9(2), 117-135.
  • 13.Şeref Han. (1999). Şerefname. Translated and annotated by M. Z. Şeref. Istanbul: Kabalcı Yayınevi.
  • 14.Kadir, K. (2004). The Role of Kurdish Leadership in the Ottoman Empire: A Historical Perspective. Kurdish Studies Journal, 6(2), 89-110.
  • 15.Karakuş, M. (2015). Local Governance and Kurdish Administration in the Ottoman Empire. Journal of Ottoman Studies, 45, 75-95.